Beleş atın yularına (veya: Bahşiş atın başına, dişine, yaşına) bakılmaz.
Beni tanıyan kurt talasın.
Berk kaçan atın boku seyrek düşer.
Beş para giren ev yıkılmaz (yıkılmamış).
Bey ardından çomak çeken çok olur.
Bey buyurur, cellât keser.
Beyde bulunmıyan élde neler var!
Beyden gelen bey sayılır.
Bey de ölür aptal da.
Beyde (Bey evinde) pancar eksik olmaz.
Bey mi yaman, él mi yaman? Él yaman.
Bey oğlu kulluk, kul oğlu beylik.
Bıyığın uzunsa (büyükse) borazan çal.
Binicinin sağı solu olmaz.
Bir adamın adı çıkmadan (çıkacağına) canı (götü) çıkması iyi.
Bir adamın sözü bir adama kolay.
Bir başa iki yumruk çok (olur).
Bir batman et, ya avratta, ya atta.
Birden çıkan, bine yayılır.
Bir dirhem gümüşün üstünde oturmıya bir kantar göt gerek.
Bire pişen bine yeter.
Bir gözün gördüğü bir göze (ötekine) hayır etmez.
Bir günlük ölüye, üç günlük yiyecek gerek.
Bir günün misafiri, yüz günün gammazı.
Bir ocaktan (veya: bir oymaktan, bir kökten) otluk da çıkar; bokluk da.
Bir söz ara bozar; bir söz ara düzer.
Bir senden büyüğü bir de senden küçüğü dinle (veya: Bir senden büyüğün sözünü dinle, bir de senden küçüğün.)
Bir saati bin saat, bin saati bir saat eden Allah.
Bir hatır, iki hatır, üçüncüsünde vur yatır!
Bir karara bir Allah!